top of page

Doğru Nefes Alma

  • Yazarın fotoğrafı: ömer yalçin
    ömer yalçin
  • 3 Oca 2015
  • 2 dakikada okunur

Doğru Nefes Hayat Kurtarır

Nefes alma alışkanlığı beden ve ruh sağlığımızı düzene de sokabilir, sıkıntılara da sürükleyebilir… Kaygı, korku, gerginlik hissettiğimiz anlarda bedenimiz bu olaylara tepki vererek kendini gergin bir pozisyona hiç zaman kaybetmeden sokar.. Özellikle kaygı hissettiğimiz zamanlarda “kaç ya da savaş” tepkisini geliştiren beden ya korku yaratan kurumdan kaçarak rahatlamak ya da onunla savaşa girmek ister. Savaşa başladığı anlarda da heyecandan vücudumuzdaki kan basıncı artar, damarlarımız rahat kasılıp gevşeme yapamaz, kalbe yeterli oksijen gitmediği için kalp hızlı hızlı çarpmaya ve oksijen istemeye başlar.

Bir köpeğin bizi kovalaması ile, sınavı geçemeyeceğimizi düşünmek; uçurumdan düşeceğimizi sanmakla, sosyal ortamlarda rezil olacağımıza ve insanların gözlerinden düşeceğimize inanmamız benzer korkular yaratır ve bu durumlar karşısında benzer bedensel reaksiyonlar geliştiririz. Bu bedensel reaksiyonlar kalp ritminin hızlanması, ellerde ayaklarda titreme, his kaybı, terleme, ellerde uyuşma, bacaklarda titreme, yüz renginin atması şeklinde sıralanabilir. Bu tepkiler devam ettikçe kalp krizi geçireceğimizi, bayılacağımızı düşünmeye başlarız. Oysa tek olan şey vücudumuzdaki oksijenin azalması, karbondiyoksit miktarının artış göstermesidir.. İşte o anlarda yapılan en önemli hata YANLIŞ NEFES almaktır.

Ne kadar çok ve hızlı nefes alırsak, o kadar rahatlayacağımıza dair yanılgılı bir algımız söz konusudur. Tam tersi, ne kadar dengeli, yavaş ve ağır nefes alırsak vücudumuza karbondiyoksit yerine oksijen depolamaya başlarız. İlk olarak, 4-5 saniyede burundan nefes almalı, bu nefesi alırken ciğerimizi değil göbeğimizi şişirmeliyiz, sonra da 8 saniyede aldığımız nefesi mum üfler gibi dışarı vermeliyiz..Bu nefesin adı Diyafram Nefesidir. Bu egzersizi sakinleşene ve bedenimiz olması gereken sakin konuma geçene kadar sürdürmeliyiz… Kaygı bozukluğu yaşayan kişiler bu egzersizi bir hafta boyunca yatarak, sonraki bir haftada da otururak deneyebilirler..

Özellikle sınav kaygısı, sosyal kaygı bozukluğu, panik atak yaşayan kişiler kaygıları ile baş edemediklerini hissettikleri anlarda önce nefeslerini düzenlemeye odaklanırlarsa yaşanılan sıkıntıyı kontrol altına alabileceklerine dair gücü ellerinde tutabilirler.

Uzm. Psk. Bahar Özkan Kerse

 
 
 

Comments


Featured Posts
Recent Posts
Archive
Search By Tags
Follow Us
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
Bizi Takip Et 
  • Google+ Black Round
  • Facebook Black Round
  • Instagram Black Round
bottom of page